Yılmaz, törende yaptığı konuşmada Yılmaz bölgesel ve küresel enerji güvenliğine katkıda bulunmayı ve enerjide bölgesel bir ticaret merkezi olmayı hedeflediklerini söyledi. Yılmaz, Türkiye’nin bir bölgesel hub ve ticaret merkezi olarak geniş bir coğrafyanın enerji arz güvenliği konusunda önemli bir rol oynayacak konumda olduğunu kaydetti.
Yerli ve yenilenebilir enerjiyi güçlendirerek cari açığa katkı sağlama konusunda da çalıştıklarını söyleyen Yılmaz, “Önümüzdeki dönemde yıllık ortalama 3 bin 500 megavat güneş, 1.500 megavat da rüzgâr enerjisi santralinin devreye alınması planlanıyor. Toplam 5 bin megavat deniz üstü rüzgâr enerjisi kurulu gücünü portföyümüze katmayı da planlıyoruz” dedi.
Çin ile 50 milyar doları aşan bir ticaret hacmine ulaşıldığını ancak sürdürebilir olmayan dengesiz bir yapının bulunduğunu belirten Yılmaz, “Ticaretteki dengesizlikleri telafi edici bir anlayış içinde, daha fazla Çinli turisti Türkiye’de görmek istiyoruz, daha fazla Çin’den doğrudan yatırımı Türkiye’de görmek istiyoruz” diye konuştu.
İmzası atılan projenin, Türkiye’nin en büyük şebeke ölçekli enerji depolama projesi olduğunu, 1 gigawatt/saat depolama kapasitesine sahip olacağını anlatan Yılmaz, bu depolama tesisiyle yıllık 875 milyon kilowatt/saat elektrik üretimine sahip rüzgâr santralinin de hayata geçirilmiş olacağını kaydetti. Yılmaz, toplam 600 milyon dolarlık bir yatırımın söz konusu olduğunu, bunun 375 milyon dolarının ilk faz olarak sözleşmesinin imzalanabilir aşamaya geldiğini anlattı. Yılmaz, “Bu projeyle batarya teknolojilerinde Türkiye yeni bir safhaya geçecek ve Avrupa’nın en büyük enerji depolama tesisi hayata geçmiş olacak” dedi.